5 Mayıs 2012 Cumartesi

Emziren Annenin Beslenmesi


   Emziren annenin beslenmesi, hijyeni, vücut ve meme bakımı, dinlenmesi, psikolojik durum.
     Doğumdan sonra, kilo vermek için acele etmemelisiniz. Düşük kalorili diyetler yapmanız ve beslenme düzeninize dikkat etmemeniz salgıladığınız süt miktarının azalmasına neden olabilir. Bu süre içinde normal beslenmenize devam etmeniz, sadece fazla şeker ve yağ içeren hamur işleri gibi ürünleri sınırlandırmanız yeterlidir.
     Emzirmekteki en önemli kural inançlı olmak. Sütünüzün yettiğine ve yeteceğine mutlaka inanmalısınız. Buna ek olarak iyi beslenmeli ve dinlenmelisiniz. Gece dinlenebilmek çok önemli çünkü prolaktin hormonu gece salgılanan bir hormon. Tatlı şeyler tüketip gereksiz kilo almaktansa, bol sıvı tüketin, bol sütünüz olsun.
Emziren annenin beslenmesi, hijyeni, vücut ve meme bakımı, dinlenmesi, psikolojik durum.
     Doğumdan sonra, kilo vermek için acele etmemelisiniz. Düşük kalorili diyetler yapmanız ve beslenme düzeninize dikkat etmemeniz salgıladığınız süt miktarının azalmasına neden olabilir. Bu süre içinde normal beslenmenize devam etmeniz, sadece fazla şeker ve yağ içeren hamur işleri gibi ürünleri sınırlandırmanız yeterlidir. Emziren annelerin ayda iki kilodan fazla ağırlık kaybetmeleri uygun değildir. Emziren anneler, normal enerji ihtiyaçlarından 500 kalori daha fazla almalıdırlar. Bu enerji, süt üretimi için gerekmektedir. Günlük beslenmeye 1-2 su bardağı süt, 3-4 dilim ekmek eklenmesi ile bu enerji ihtiyacı karşılanmış olur.
     Süt miktarını etkileyen en önemli etmenlerden biri, annenin sıvı tüketimidir. Annenin sıvı tüketimi yetersiz ise, salgıladığı süt miktarı da azalmaktadır. Emziren annelere önerilen günlük sıvı tüketimi; 12–15 su bardağı yani 2,5–3 litre kadardır. Bu miktarda sıvı su olarak da tüketilebileceği gibi, ayran, taze sıkılmış meyve suyu, ıhlamur, adaçayı, meyve çayları gibi bitki çayları da tüketilebilir.
     Her gün, 1 porsiyon etli yemek ve 1 adet yumurta tüketmeye özen gösterilmelidir. Bu besinler, hem diyetin protein kalitesini arttırmış olur hem de diyeti demir mineralinden zenginleştirir.
     Annenin diyeti çoklu doymamış yağ asitlerinden zenginse, anne sütü de bu yağ asitlerinden zengin olur. Çoklu doymamış yağ asitleri, beyin ve göz gelişimi, bağışıklık sistemi ve kalp sağlığı açısından önemlidir. Bu nedenle, emziren annenin haftada 2–3 kez balık tüketmesine ve yemekleri hazırlarken tek tip sıvı yağ yerine ayçiçeği, mısırözü ve soya yağını karıştırarak kullanmasına dikkat edilmelidir. Bu çeşit beslenme tarzı ile anne sütü bu yağ asitlerinden zenginleşir.
     Demir yetersizliği anemisi, gebe ve emziklilerde sıkça görülen bir sağlık sorunudur. Bu sorunun önüne geçmek için; kırmızı et, diğer et türleri, kuru baklagil ve koyu yeşil yapraklı sebze tüketilmesine özen gösterilmelidir. Yapılan testlerde kan değerleri istenilenden düşük olan annelerin, kuru meyve ve pekmez tüketimlerini arttırmaları gerekir. Vücutta demirin daha yararlı kullanılabilmesi için her öğününüzde C vitamini kaynağı olan sebzeler ve meyveler yer almalıdır. Çünkü C vitamini, vücutta demirin emilimini arttırır.
     İşlem görmüş et ve et ürünlerinden kaçınılmalıdır. Bu tür et ürünleri, insan vücuduna zararlı olan nitrit ve nitrat bileşikleri içerirler. Ayrıca, bu tür bileşikler evde uygulanan pişirme işlemiyle de oluşabilir. Bu nedenle, kızartma ve kavurmalardan uzak durulmalı, haşlama, ızgara, fırınlama yöntemleri tercih edilmelidir.
     Bu dönemde sigara ve alkol kullanılmamalıdır. Alkolün bileşenlerinden olan etanol, süt verimini azaltırken, sigarada yer alan nikotinin de az miktarda süte geçtiği bilinmektedir.
     Her zaman taze ürünlerin tüketilmesine dikkat edilmeli, küflü, zamanı geçmiş ürünlerden uzak durulmalıdır. Aflatoksin M1, karaciğer kanserine yol açan aflatoksin B1’in yıkım ürünüdür ve anne sütüne geçer. Küflenmiş tahıl ve hububat tüketimi, bu tehlikeli maddenin anne sütüne geçmesinin başlıca nedenidir. Fakat bu tür besinler ile beslenmiş inekten elde edilen süt ve süt ürünlerinin tüketimi de, aynı sonuca yol açar. Bu nedenle, sadece güvendiğiniz, uygun üretime ve kalite belgelerine sahip firmalardan besinlerinizi temin etmeniz önemlidir.
     Memeleri her emzirmeden önce temizlemeye gerek yoktur. Memeler asla sabunla ya da başka bir temizleyici ile yıkanmamalı, gerekirse sadece su ile duş alınmalıdır. Anne sütü bebeği hastalıklardan koruyucu o kadar çok madde içerir ki bu yolla mikrop bulaşmasından korkulmaz. Bebeğe mikroplar ellerden bulaşır. Önemli olan “ELLERİN YIKANMASI”dır. Eller, vücutta, evde, hastanede veya çevrede bulunan her türlü mikrobu taşır. Anneler ve bebeğe bakan kişiler bunu hiç unutmamalıdırlar. Meme ucunun bakımı için özel olarak kremlerin kullanılmasına gerek yoktur. Memenin ucunun olmaması, ucunun içe çökük olması ya da ucunun büyük olması emzirme için problem değildir. Bebek zaten memenin sadece ucunu değil ucun etrafındaki kahverenkli bölgenin büyük bir bölümünü de alarak sütü emer. Yani meme dokusunun büyük bir bölümünü ağzına alır.
     Bebeğin memeyi uygun şekilde tutması meme başının daha az tahriş olmasını sağlayacaktır. Her emzirmede ilk verilen memeyi değiştirmek, her iki memenin de yeterince boşalmasını ve tekrar sütle dolmasını sağlayacaktır. Bir öğünde bebeğin isteğine göre ikinci memeyi verebilir veya vermeyebilirsiniz. Emzirmeden önce memenin herhangi bir temizleyiciyle temizlemesi gerekmez, meme başı ve etrafındaki koyu renkli bölgenin tahrişinin artmasına neden olabilir. Bu koyu renkli bölgeden yağlı ve kokulu bir salgı memeyi doğal olarak korumaktadır. Memelerin sık sık ve özellikle sabunla yıkanması, karbonatlı su ile silinmesi bu doğal koruyucuya zarar verebilir. Meme başına bir bakım malzemesi sürüldüyse, suya batırılmış temiz bir bezle meme başı ve civarı hafifçe silinmelidir. Meme başında çatlakların ve tahrişin az olmasını sağlamak için göğüsler sık sık havalandırılmalıdır.
     Anne sütü, süt kanallarından süt sinüslerine geçerek, kolaylıkla meme başını yakalamış bebek tarafından alınabilir. Ancak bu organizasyonda annenin psikolojik durumu, oksitosin salgılanması ve süt salınması üzerinde son derece etkilidir. Bu nedenle bebeği memesine tutmuş anne mutlu ve huzurlu, emzirmeye hevesli, sütünün geleceğinden ve bebeğini besleyeceğinden emin, dolayısıyla heyecansız ve tasasız bir anne olmalıdır. Seyirci karşısında süt salınma refleksi engellemeye uğrayabilir.
     Emzirmekteki en önemli kural inançlı olmak. Sütünüzün yettiğine ve yeteceğine mutlaka inanmalısınız. Buna ek olarak iyi beslenmeli ve dinlenmelisiniz. Gece dinlenebilmek çok önemli çünkü prolaktin hormonu gece salgılanan bir hormon. Tatlı şeyler tüketip gereksiz kilo almaktansa, bol sıvı tüketin, bol sütünüz olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder